26 Mart 2014 Çarşamba

Tadımız tudumuz

Tatlıyız bazen, tuzluyuz, ekşiyiz hatta acıyız.
İnsanız ama... Ve bazen karanlıkta boğuluruz sebepsiz.
Su gibiyiz...Bazen durgun, bazen dalgalı. Temizlerken kimi zaman birini, gün gelir boğarız en sevdiklerimizi.
Yok gibiyiz, var gibiyiz. Elimiz, ayağımız bazen nerede duracağını bilemezken, kalbimiz taş olur katılaşır aniden.
Nefretimiz, aşkımız, kinimiz, ahlaksızlığımız, hanımefendiliğimiz, beyefendiliğimiz, yalanımız dolanımız, doğrumuz, yanlışımız, öfkemiz şefkatimiz insan olduğumuzdan...
Sesimiz sessizliğimiz, çığlığımız dilsizliğimiz, isyanımız yakarışımız hep değişken.
Herşeyin bu dünyaya ait olduğunu bile bile esirgeriz birbirimizden...
Aydınlık da karanlık da içimizden gelir oysa ama hiç farkedemeyiz, hep dışardan zannederiz.
En önemlisi de; şimdi bu dünyalıyız, yani sadece şu anda, bir dakika sonrasını bile bilmeden...

Çidolojik

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder