3 Temmuz 2014 Perşembe

Satranç

Şah ve mat dedi:

Evet yenildim nolmuş ki? Bu ne hırsmış anlamadım. Oyunun bitmesini isteyen birine, bu kadar yenmek isteyen birine zaten kolayca yenilsem bu oyundan zevk alabilir miydi? En büyük hatayı ben, bu oyuna devam etmekle yaptım. En başından kaptırsaydım şahımı ve bir seferde bitirseydim oyunu, böyle olur muydu?


Stratejik bir savaş ve bir asker...

Atımı devirmiş farketmemişim. Bütün Kalelerimi fethetmiş, farketmemişim. Filimi de kaptırıyordum az kalsın, ama filimi almadan önce o benim şahıma matını çekti. Ben kaçtım o kaçtı. Kaçarken, gelirken bütün piyonlarımı yedi. Bir fil, bir vezir bir de şahımla kaldım ben. O ise Şahını hiç göstermedi hep sakladı, kaçırdı.

Bu oyunu alamayacağım çok belliydi. Nihayet mat olmayı kabul ettim. Teslim oldum yani anlayacağınız. Sıkıldım ve hatta çok yoruldum oyundan. İstedim ki artık bu oyun bitsin ve yenisi başlasın.

Oyuna bu kadar devam etmemin sebebi başka oyun yok sanmamdı. Hatta, zannediyordum ki başka oyun olsa bile beni oynatmazlar. Öyle değilmiş neyse ki, oyun bitince başka bir oyun başlıyormuş...

Ne var ki yani bu oyunda da yenildi desinler, mat oldu desinler. Sonuçta bu bir oyun... Bitti mi, bitti. 
Piyonlar, atlar, kaleler, vezirler, şahlar onun olsun, padişahlık, taht onun olsun...

Ben zaten küçük bir fil ile mutluyum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder